arrow_back Siber zorbalık

Elektronik ya da dijital ortamda başkalarına rahatsızlık ya da zarar vermek amacıyla kişilerin ya da grupların aşağılama, iftira, dedikodu, taciz, tehdit, dışlama ve rencide etme gibi davranışlarının tümüne siber zorbalık denir.

Siber zorbalık, bir psikolojik şiddet biçimidir. Paylaşımların internet ortamında hızla yayılması ise yaşanan bu psikolojik şiddeti daha da büyütmektedir.

Siber zorbalık, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de giderek yaygınlaşan bir durumdur. İnternet kullanımının artması ile birlikte ortaya çıkan çevrimiçi riskler arasında duygusal sonuçları açısından en yaralayıcı olanlarından birisi siber zorbalıktır.

Siber zorbalık davranışı birçok şekilde yapılabilir.

  • Sosyal ağlar ya da sohbet odaları gibi çevrimiçi ortamlarda başkalarına aşağılayıcı, alay edici, öfke dolu, kaba, cinsel taciz veya şiddet içeren mesajlar göndermek,
  • Bir kişinin kişisel bilgilerini izni ve haberi olmadan internet ortamında paylaşmak,
  • Sosyal ağlarda birisi hakkında dedikodu yaymak ya da özel hayatıyla ilgili konuları herkesle paylaşmak,
  • Bir kişiye alakalı olarak karalayıcı, aşağılayıcı web sayfaları hazırlamak,
  • Başkası adına sahte hesap açıp, onun kimliğine bürünmek,
  • Bir kişinin sosyal ağlardaki tüm hesaplarını onu rahatsız edecek biçimde takibe almak,
  • Sosyal ağlardaki paylaşımlarına sürekli olumsuz yorumlar yapmak,
  • Ortak arkadaşları organize ederek hedef olarak seçilen bireyi arkadaş listelerinden silmelerini ve engellemelerini, yani sosyal olarak dışlamalarını sağlamak

vb. davranışların tümü siber zorbalık örneğidir.

Bir kişinin siber zorbalık yapması için çeşitli nedenler olabilir. Bu nedenlerden bazılarını şöyle sıralayabiliriz;

  • kişinin daha önceden siber zorbalık ile karşılaşmış ve bu durumdan zarar görmüş olması,
  • özgüven eksikliği,
  • düşük benlik algısı,
  • sosyal kaygı,
  • aile içi huzursuzluklar,
  • kişinin, kendi davranışlarının ne gibi sonuçlar doğuracağını görememesi gibi davranışlardır.

Siber zorbalığa maruz kalmanın sonuçları; duygusal ve davranışsal sonuçlar olmak üzere ele alınabilir. Siber zorbalığa uğramanın yarattığı duygusal sonuçlar arasında ilk sıralarda,

  • Kızgınlık,
  • Endişe,
  • Üzüntü,
  • Hayal kırıklığı

yer almaktadır. Bu duygular okul yaşamını, arkadaş ve aile ilişkilerini de etkilemektedir. Siber zorbalığa maruz kalmış olan bireyler arkadaşlarına karşı güven duygularını yitirdiklerini ve kendilerini yalnız hissettiklerini ifade etmektedirler.

Ayrıca derslere karşı ilgisizlik, konsantrasyon düşüklüğü ve uyku bozukluğu gibi sonuçlar da ortaya çıkabilmektedir. Bu duygusal sonuçlar, öğretmenler ve ebeveynlerin siber zorbalığı tespit etmesi açısından da önemli işaretlerdir.

Siber zorbalığın davranışsal sonuçları arasında genellikle arkadaşlarına söylemek, kaçmak ve misilleme yapmak gibi davranışlar ilk sıralarda yer almaktadır. Siber zorbalığın yarattığı öfke ve hayal kırıklığı gibi duygular bazı öğrencileri misilleme yapmaya sevk edebilmektedir.

Siber zorbalıkla mücadelede hedef, yasaklayıcı önlemler yerine gençlerin ve çocukların interneti ve teknolojiyi bilinçli ve güvenli kullanımının ve içerik üretiminin teşvik edilmesidir. Bu çerçevede ebeveynlere şunlar önerilmektedir;

  • Bilgisayar, cep telefonu ve diğer teknolojik araçlar için uygun kullanma kuralları belirleyin. Örneğin çocuklarınıza, hangi siteleri ziyaret edebileceklerini, hangilerini onaylamadığınızı, açıkça belirtin.
  • İnternet kullanımına ilişkin onaylamadığınız davranışları nedenleri ile birlikte açıklayın.
  • Kuralların kolayca benimsenmesi için çocuğunuzun bu kurallara ilişkin itirazlarını ve onun nedenlerini de dinleyin. Bu kuralların belirlenmesine çocuklarınızı dahil etmek, bu kuralların benimsenmesini sağlamak adına önemlidir.
  • Çocuklarınızın paylaşımlarını akıllıca yapmaları konusunda onlara yardımcı olun. Kendilerine ya da başkalarına zarar verebilecek paylaşımlardan kaçınmalarını söyleyin.
  • Çocuklarınızı, paylaştıkları içeriğin kimler tarafından görüleceği konusunda yönlendirin. Tanımadıkları kişilerle sosyal ağlarda da olsa iletişime girmenin riskleri konusunda konuşun.
  • Çocuklarınıza, şifrelerini kimseyle paylaşmamalarını söyleyin. Çünkü şifre paylaşmak onların kimlikleri ve aktiviteleri üzerindeki kontrollerinden ödün vermelerine neden olur. Siber zorbalık vakalarının bir kısmı, şifrelerin arkadaşlarla paylaşılmasından kaynaklanmaktadır.
  • Okul sınırları içinde teknoloji kullanımıyla ilgili kuralların konulması ve uygulanması konusunda okul yönetimi ve öğretmenlerle işbirliği içinde olun. Kendilerine ya da başkalarına zarar verebilecek paylaşımlardan kaçınmalarını söyleyin.
  • Çocuklarınızı, paylaştıkları içeriğin kimler tarafından görüleceği konusunda yönlendirin. Tanımadıkları kişilerle sosyal ağlarda da olsa iletişime girmenin riskleri konusunda konuşun.

Eğitimciler öğrencilerin siber zorbalığa ilişkin farkındalık geliştirmesi konusunda önemli bir roldedirler. Ancak son yıllara kadar internet kullanımının, öğrencilerin okul dışındaki faaliyetlerinden biri olarak görüldüğü ve konunun da ha çok ebeveynlerin sorumluluğuna bırakıldığı gözlemlenmektedir.

Öğrencilerin siber zorbalık deneyimlerini okul personeli ile paylaşmalarını kolaylaştıracak adımlar atılmalıdır. Bunun için çocuk ve gençlerin İnternet kullanım hakkını benimseyen, yasaklayıcı değil bilinçli kullanımı teşvik eden bir anlayış geliştirilmelidir.

Okullarda siber zorbalıkla mücadelede aşağıdaki başlıkların hayata geçirilmesi önerilmektedir;

  • Okullarda siber zorbalığa yönelik ortak bir anlayış geliştirmek için öğretmenlerin, öğrencilerin ve velilerin katılımıyla siber zorbalıkla mücadele ilkelerinin belirlenmesi ve bu ilkelere bağlı hareket edilmesi,
  • Siber zorbalığın okulda öğretmenler, öğrenciler ve aileler arasında açıkça tartışılabileceği ortamlar hazırlanması,
  • Bu ortamlarda siber zorbalığın olumsuz sonuçlarının ve önleme yollarının tartışılması,
  • Öğrencilerin öncülüğünde farkındalığı arttırmaya yönelik çeşitli faaliyetler düzenlenmesi.

Siber Zorbalığa maruz kalmamak için internetin güvenli ve bilinçli kullanımına dikkat etmek çok önemlidir. Aşağıda belirtilen konulara dikkat edin.

  • Her şeyden önce, "İnternette Önce DÜŞÜN Sonra Paylaşın",
  • Sosyal ağlardaki hesaplarınıza olan erişimi tanıdığınız ve güvendiğiniz kişilerle sınırlayın,
  • Kullandığınız çevrimiçi platformların güvenliğine DİKKAT edin ve bu ayarları “güvenli” konumda tutun,
  • Sosyal ağlarda başkalarının erişimine açık ortamlarda kişisel bilgilerinizi paylaşmayın,
  • Hesaplarınıza ait şifrelerinizi arkadaşlarınızla bile paylaşmayın,
  • Kaynağına güvenmediğiniz iletileri açmayın, Yabancılardan gelen arkadaşlık tekliflerini kabul etmeyin,
  • Sinirliyken paylaşım yapmayın,
  • Başkasını da ilgilendiren bir içerik paylaşmadan önce onun iznini alın,
  • Şaka ile Zorbalık arasındaki ince çizgiye dikkat edin,
  • Birini rahatsız edecek türdeki paylaşımların yayılmasına aracılık etmeyin,
  • Siber zorbalığa maruz kalırsanız bunu hemen güvendiğiniz bir yetişkinle paylaşın,
  • İnternete erişim hakkınızı kullanırken başkalarının haklarını gözetme sorumluluğunuzu unutmayın.
  • Dijital dünyada attığınız her adımın gerçek hayatta karşılığı olduğunu unutmayın!
  • Siber Zorbalıktan KORKMA, Siber Zorba Olma
  • Öncelikle sakin olun ve asla karşılık vermeyin. Genellikle siber zorbaların amacı karşılık vermenizi sağlamaya çalışmaktır.
  • Kanıtları (ekran görüntüsü, mesaj vb.) saklayın.
  • Size siber zorbalık yapanı, zorbalığı yaptığı sosyal ağ vb. ilgili platformdan engelleyin ve ihbar edin.
  • Aileniz, öğretmeniniz veya size yardım edebilecek bir akrabınıza durumu anlatın.

Siber zorbalık, yalnızca zorbalar ve kurbanlar arasında yaşanan bir durum değildir. Siber zorbalık, sürece herhangi bir şekilde katılan ve tanık olan herkese ciddi zararlar verebilmektedir.

Siber zorbalık sürecinin önemli parçalarından biri de “seyirciler” ya da zorbalığa “tanıklık edenler”dir. Bunların yanısıra zorbalığı başlatmayan, ancak bu sürece zorbalık yaparak katılanlar da mevcuttur. Siber zorbaya destek verenler, mağduriyetin artmasına, zorbalığın gerçekleştiği ortamın pekiştirilmesine ve olumsuz davranışların cesaretlendirilmesine neden olur.

Zorbalığın, farklı kategoriler içinde ve bağlantılı şekilde gerçekleşmesine siber zorbalık döngüsü denmektedir. Bu döngüde, siber zorbalığın durdurulması konusunda en önemli rol seyircilerdedir. Çünkü seyirciler, zorbalık içeren paylaşımları beğenerek ya da tekrar paylaşarak siber zorbalığı yayabilecekleri gibi, bu paylaşımlara karşı çıkarak zorbalığı durdurmak gibi bir potansiyele de sahiptir. Seyircilerin, kurbana destek verici yönde güçlendirilmesi çok önemlidir.

Aradığınız konuyla ilgili bilgiyi mevcut hiçbir sayfada bulamadınız mı? BİLGİ DESTEK FORMU aracılığıyla bize sorunuzu iletebilirsiniz.
Toast Alert...